- Ana Sayfaya Dön »
- Mantar Hakkında Faydalı Bilgiler , mantar tesis kurulumu , mantar tesisleri , mantar üretimi , mantarın maliyeti »
- Mantar Hakkında Faydalı Bilgiler
Mantar Hakkında Faydalı Bilgiler
Kültür mantarı Protein, vitamin ve mineral maddeler bakımından zengin olan bu sebze insan sağlığını koruyucu özelliklere sahiptir. Doğada kendiliğinden yetişen ve zehirli olan doğa mantarlarından değildir. Kültür mantarının hiçbir yan etkisi bulunmamaktadır. Ülkemizde kültür mantarı yetiştiriciliğinin 15-20 yıllık bir geçmişi vardır. Mantarın besin değeri ve ekonomik önemi anlaşıldıktan sonra mantar üretimi ülkemizde de gelişmeye başlamıştır. 1970`li yıların başında 80 ton civarında olan üretimimiz 1980`li yılların başında 300 ton ve 1990 yılı başlarında da yaklaşık 3500-4000 tona ulaşmış bulunmaktadır.
Kültür mantarı Protein, vitamin ve mineral maddeler bakımından zengin olan bu sebze insan sağlığını koruyucu özelliklere sahiptir. Doğada kendiliğinden yetişen ve zehirli olan doğa mantarlarından değildir. Kültür mantarının hiçbir yan etkisi bulunmamaktadır. Ülkemizde kültür mantarı yetiştiriciliğinin 15-20 yıllık bir geçmişi vardır. Mantarın besin değeri ve ekonomik önemi anlaşıldıktan sonra mantar üretimi ülkemizde de gelişmeye başlamıştır. 1970`li yıların başında 80 ton civarında olan üretimimiz 1980`li yılların başında 300 ton ve 1990 yılı başlarında da yaklaşık 3500-4000 tona ulaşmış bulunmaktadır.
DEĞİŞİK YERLERDE ÜRETİLİR
Mantar üretiminin yapılacağı yer, mantarın verim ve kalitesini etkiler. O nedenle sıcaklık, nem ve havalandırma yönünden uygun koşullara sahip yerlerde mantar üretimi yapılabilir. Mantar; mağara, tünel, toprakaltı galerileri, ticari soğuk hava depoları, kümesler, depo ve bodrum katlarıyla modern mantar işletmelerinde, ranza, kasa, ya da plastik torbalarda üretilir.
Mantar üretiminin yapılacağı yer, mantarın verim ve kalitesini etkiler. O nedenle sıcaklık, nem ve havalandırma yönünden uygun koşullara sahip yerlerde mantar üretimi yapılabilir. Mantar; mağara, tünel, toprakaltı galerileri, ticari soğuk hava depoları, kümesler, depo ve bodrum katlarıyla modern mantar işletmelerinde, ranza, kasa, ya da plastik torbalarda üretilir.
VİTAMİN, PROTEİN VE MİNERAL MADDE KAYNAĞI
Yemeklik mantar proteince zengin olması yanında insan sağlığını koruyucu B kompleks vitaminleri B1 (Thiamin), B2 (Riboflavin), B5 (Nicostinicasit, B7 (Biothin) ve mineral maddeler kalsiyum, demir, fosfat, potas ve bakır bakımından zengin bir besin maddesidir. Karbonhidrat ve yağ oranın düşük olması nedeniyle dengeli beslenme yönünden yemeklik mantar bir diyet yemek olarak önerilmektedir.
Yemeklik mantar proteince zengin olması yanında insan sağlığını koruyucu B kompleks vitaminleri B1 (Thiamin), B2 (Riboflavin), B5 (Nicostinicasit, B7 (Biothin) ve mineral maddeler kalsiyum, demir, fosfat, potas ve bakır bakımından zengin bir besin maddesidir. Karbonhidrat ve yağ oranın düşük olması nedeniyle dengeli beslenme yönünden yemeklik mantar bir diyet yemek olarak önerilmektedir.
ŞAPKA, SAP VE MİSEL
Yemeklik mantar yapı olarak toprak altı organları ve toprak üstü organları olarak iki bölümden oluşmaktadır. Toprak altı organları diğer bitkilerde köklerin üstlendiği görevleri yerine getiren misellerdir. Miseller mantarın bulunduğu ortamda tutunabilmesi ve ortamda bulunan su ile suda çözülmüş besin maddelerinin alınmasını sağlar. Toprak üstü organları ise sap ve şapkalardır.
Yemeklik mantar yapı olarak toprak altı organları ve toprak üstü organları olarak iki bölümden oluşmaktadır. Toprak altı organları diğer bitkilerde köklerin üstlendiği görevleri yerine getiren misellerdir. Miseller mantarın bulunduğu ortamda tutunabilmesi ve ortamda bulunan su ile suda çözülmüş besin maddelerinin alınmasını sağlar. Toprak üstü organları ise sap ve şapkalardır.
GÜNEŞ IŞIĞI İSTEMEZ
Yemeklik mantarlar güneş ışığına ihtiyaç duymadan yetişebilirler. Mantarlar yeşil yaprakları bulunmadığından özümleme yapamazlar.
Yemeklik mantarlar güneş ışığına ihtiyaç duymadan yetişebilirler. Mantarlar yeşil yaprakları bulunmadığından özümleme yapamazlar.
BESLENMESİ FARKLIDIR
Bu bakımdan mantarın beslenmesi diğer bitkilerden çok farklıdır. Mantarlar kendileri için gerekli besin maddelerini bulunduğu ortamdan hazır olarak sağlamak zorundadırlar.
Mantarlar Hakkında Ansiklopedik Bilgiler
Bitkiler aleminin Mycophyta bölümünü oluşturan mantarlar olmasaydı belki de yaşayamazdık. Çünkü dünyanın hayat devrinde mantarların çok önemli fonksiyonları vardır. Bizler için, mantarlar aleminin bir kısmını oluşturan makromantarlar denildiğinde, akla ilk önce zehirli mantarlar, daha sonra yenilebilir mantarlar gelir. Onları güncel kılan da bu özellikleridir. Ancak bu varlıkların doğadaki pozisyonları gözönüne alındığında, onları asıl önemli kılan, ölü veya canlı organik maddeleri parçalamaları ve böylece karbon – azot devrinin sürdürülmesinde çok büyük bir rol oynamalarıdır.
Mantarların, zehirlenmelere, cilt ve diğer hastalıklara sebep olarak insana doğrudan zararlı etkileri olabilen bir çok türü vardır. İnsan için faydalı olan bitkiler üzerinde parazit olmalarının sonucu ekonomik kayıplara sebep olmakla dolaylı zararları da vardır. Bazı mantarlar ise insana, mesela mayalama endüstrisinde, çok değerli hizmetler verirler. Ferment denilen bazı maddeler oluşturarak, şekeri alkol ve karbon dioksite dönüştürür, bu mantarlar uzun zamanlardan beri alkollü içkiler üretiminde kullanılmıştır. Mayalanma olayı, bazı bakteriler, maya ve küf mantarları tarafından me dana getirilmektedir. Eskiden, mayalama işlemi tabi yolla gerçekleştiriliyordu. Bugün gelişmiş olan teknikler sayesinde tek bir mikroorganizmanın kültürü yapılabilmektedir ve bunlar kullanılmak suretiyle kaliteli ürünler elde edilmektedir. Görülüyor ki bu endüstri mayalanma oluşturan mantarlara bağlıdır. Bunlar arasında en önemlisi Saccharomyces cerevisiae’ dir. Maya mantarları lüzumlu mayalanmayı sağlamak üzere ekmek yapımında da kullanılmaktadır. Maya mantarlarınının başka türleri meyve sularından şarap imalinde, süt endüstrisinde muhtelif süt ürünlerinin üretiminde kullanılır.
Bakterilerden başka, bazı peynirlerin olgunlaştırılmasında Penicillium cinsinden küf mantarları önemli rol oynarlar, bu peynirlerde küf mantarı peynirin içinde gelişir ve boz renkli damarlardan ibaret bir ağ teşekkül ettirir. Bazı peynirlerde bu damarlı oluşum yalnız yüzeyi örter. Bununla beraber en büyük keşif, mantarlardan elde edilen bilhassa “penisilin” adı verilen antibiyotiklerdir. Penisilin, Penicillium notatum dan elde edilmiştir, halen bir çok bulaşıcı hastalığın tedavisinde başarı ile kullanılmaktadır.
Mantarlar tabi çürümede aktif bir rol oynarlar ve bu şekilde insan faaliyetle- rinin bir çok sahasında dolaylı etkide bulunurlar. Organik artıkların çürümesi bakterilerin ve mantarların, bilhassa küçükk mantarların beraber faaliyeti ile gerçekleşmektedir. Mikroskobik olan bu mantarlar toprakta her yerde çok fazla sayıda bulunurlar. Ormandan ve tarladan, hangisinden olursa olsun, her türlü toprak bu canlıların sporları ve hüfleri ile doludur. Toprak mantarları, karbon dioksit depo ederek ve çeşitli kimya olaylarına sebep olarak önemli bir mekanik rol icra ederler. Bunlar bitki kalıntılarının parçalanmasına, gübrelik harcın meydana gelmesine, bazı tarım ürünlerinin muamelesine iştirak ederler. Nihayet su mantarları, kirlenmiş suların yarı temizlenmesinde kısmen yardımcı olurlar.
Böyle iyi yönde ve insan için faydalı tarafları yanında, mantarlar çok tehlikeli düşmanlar da olabilirler ve insanlar bunlara karşı nasıl mücadele edeceğini kestiremez. Mantarlar tarafından sebep olunan zararlar birçok şekilde açıklanabilir, mesela parazit mantarlar ekonomik bakımdan değerli bitkilerde ve hayvanlarda, hatta insanlarda zarar meydana getirirler. İnsan vücudunda mantarların parazit olması, çeşitli deri hastalıklarına ve genel rahatsızlıklara sebep olabilir. Bunlar, eğer sporları kan dolaşımına girerse solunum sistemi ve işitme hastalıklarını tahrik ederler. Böyle hastalıklar hayvan ve insanlarda yaygındır. Bilhassa balıklar su küf mantarlarına hassastırlar, su küfleri bulaşmış oldukları deri dokusuna yerleşir ve tedrici olarak canlıda tamamen yayılır. Böceklere hücum eden diğer küf mantarları da insektisid (böcek ilacı) olarak kullanılabilmektedir.
Mantarların, ekonomik olarak önemli bitkilerde parazit olması ile sebep olunan zarar pek büyüktür, çünkü bunlar verimi azaltır veya belli bazı bölgelerde bazı bitkileri yetiştirmeyi imkansız kılarlar.Bu mantarlar, bitki hastalıkları ile uğraşan Fitopatoloji ilminin konusuna girerler.
Küf mantarları tohumların ve fideciklerin işe yaramaz hale gelmesine yol açarlar, aynı zamanda patates ve asmalarda tehlikeli hastalıklara sebep olurlar. Yanıklık hastalıkları mesela buğdayı ve mısırı tarlada tahrip edebilir. Buğday pası mantarı (kınacık) tarafından buğday üretiminde büyük kayıplara uğranılmaktadır, çeşitli pas mantarları başka bitki türlerine de hücum ederler fakat tabidir ki meydana gelen zarar buğdaydaki kadar ekonomik önemde değildir. Bilhassa külleme hastalıkları önemlidirler; şerbetçi otu, gül, meşe ve asmalar gibi bir çok bitkinin yüzeyinde un gibi, ince bir beyaz tabaka meydana getirerek zarar yaparlar. Meyveler de siyah ve esmer çürüklüğe sebep olan mantarların hücumuna uğrarlar.
Bazı mantar türleri ağaçların iğne yapraklarına zarar verirler ve dökülmelerine sebep olurlar. Claviceps purpurea meşhur bir zararlıdır. Odun tahripçisi mantarlar da tehlikelidir, bunların miseli ağaçların odun dokusuna nüfuz eder ve nihayet onları çürütür ve öldürür. Ağaçlara hücum eden başka türler de vardır, fakat en yaygın olanı bal mantarı (Armillaria mellea), orman ve bahçe ağaçlarını istila eden en zararlı parazitlerden biridir. Çok korkulan diğer bir mantar ev mantarı (Serpula (Merulius) lacrimans) dır, bu mantar binalarda kuru çürüklüğe sebep olur.
Yenen mantarlara gelince, bunlar ağaçlıklarda, kırlarda ve tarlalarda toplanabilirler, ticari olarak yetiştirilebilirler. Makromantarlar ayrıca yüksek bitkilerin köklerine girmek suretiyle oluşturdukları mikorriza denilen yapı açısından da önemlidirler. Çünkü böyle bir ortaklık kurulduğunda mutallistik bir simbiyoz sözkonusu olur. Yapılan araştırmalara göre mikorrizalı bitkiler; fosfor, kalsiyum ve potasyumu daha fazla miktarlarda alırlar ve bu nedenle de gelişmeleri diğerlerine nazaran daha iyi olur.
Görülüyor ki mantarların önemi insan faaliyetlerinin birçok alanında ortaya çıkmaktadır ve hayal edebildiğimizden daha büyüktür. Her yerde mevcut bulunmalarından ve çok aşırı sayıda olmalarından dolayı mantarlar Dünyanın hayat devrinde önemli rol oynarlar.
Bu bakımdan mantarın beslenmesi diğer bitkilerden çok farklıdır. Mantarlar kendileri için gerekli besin maddelerini bulunduğu ortamdan hazır olarak sağlamak zorundadırlar.
Bitkiler aleminin Mycophyta bölümünü oluşturan mantarlar olmasaydı belki de yaşayamazdık. Çünkü dünyanın hayat devrinde mantarların çok önemli fonksiyonları vardır. Bizler için, mantarlar aleminin bir kısmını oluşturan makromantarlar denildiğinde, akla ilk önce zehirli mantarlar, daha sonra yenilebilir mantarlar gelir. Onları güncel kılan da bu özellikleridir. Ancak bu varlıkların doğadaki pozisyonları gözönüne alındığında, onları asıl önemli kılan, ölü veya canlı organik maddeleri parçalamaları ve böylece karbon – azot devrinin sürdürülmesinde çok büyük bir rol oynamalarıdır.
Mantarların, zehirlenmelere, cilt ve diğer hastalıklara sebep olarak insana doğrudan zararlı etkileri olabilen bir çok türü vardır. İnsan için faydalı olan bitkiler üzerinde parazit olmalarının sonucu ekonomik kayıplara sebep olmakla dolaylı zararları da vardır. Bazı mantarlar ise insana, mesela mayalama endüstrisinde, çok değerli hizmetler verirler. Ferment denilen bazı maddeler oluşturarak, şekeri alkol ve karbon dioksite dönüştürür, bu mantarlar uzun zamanlardan beri alkollü içkiler üretiminde kullanılmıştır. Mayalanma olayı, bazı bakteriler, maya ve küf mantarları tarafından me dana getirilmektedir. Eskiden, mayalama işlemi tabi yolla gerçekleştiriliyordu. Bugün gelişmiş olan teknikler sayesinde tek bir mikroorganizmanın kültürü yapılabilmektedir ve bunlar kullanılmak suretiyle kaliteli ürünler elde edilmektedir. Görülüyor ki bu endüstri mayalanma oluşturan mantarlara bağlıdır. Bunlar arasında en önemlisi Saccharomyces cerevisiae’ dir. Maya mantarları lüzumlu mayalanmayı sağlamak üzere ekmek yapımında da kullanılmaktadır. Maya mantarlarınının başka türleri meyve sularından şarap imalinde, süt endüstrisinde muhtelif süt ürünlerinin üretiminde kullanılır.
Bakterilerden başka, bazı peynirlerin olgunlaştırılmasında Penicillium cinsinden küf mantarları önemli rol oynarlar, bu peynirlerde küf mantarı peynirin içinde gelişir ve boz renkli damarlardan ibaret bir ağ teşekkül ettirir. Bazı peynirlerde bu damarlı oluşum yalnız yüzeyi örter. Bununla beraber en büyük keşif, mantarlardan elde edilen bilhassa “penisilin” adı verilen antibiyotiklerdir. Penisilin, Penicillium notatum dan elde edilmiştir, halen bir çok bulaşıcı hastalığın tedavisinde başarı ile kullanılmaktadır.
Mantarlar tabi çürümede aktif bir rol oynarlar ve bu şekilde insan faaliyetle- rinin bir çok sahasında dolaylı etkide bulunurlar. Organik artıkların çürümesi bakterilerin ve mantarların, bilhassa küçükk mantarların beraber faaliyeti ile gerçekleşmektedir. Mikroskobik olan bu mantarlar toprakta her yerde çok fazla sayıda bulunurlar. Ormandan ve tarladan, hangisinden olursa olsun, her türlü toprak bu canlıların sporları ve hüfleri ile doludur. Toprak mantarları, karbon dioksit depo ederek ve çeşitli kimya olaylarına sebep olarak önemli bir mekanik rol icra ederler. Bunlar bitki kalıntılarının parçalanmasına, gübrelik harcın meydana gelmesine, bazı tarım ürünlerinin muamelesine iştirak ederler. Nihayet su mantarları, kirlenmiş suların yarı temizlenmesinde kısmen yardımcı olurlar.
Böyle iyi yönde ve insan için faydalı tarafları yanında, mantarlar çok tehlikeli düşmanlar da olabilirler ve insanlar bunlara karşı nasıl mücadele edeceğini kestiremez. Mantarlar tarafından sebep olunan zararlar birçok şekilde açıklanabilir, mesela parazit mantarlar ekonomik bakımdan değerli bitkilerde ve hayvanlarda, hatta insanlarda zarar meydana getirirler. İnsan vücudunda mantarların parazit olması, çeşitli deri hastalıklarına ve genel rahatsızlıklara sebep olabilir. Bunlar, eğer sporları kan dolaşımına girerse solunum sistemi ve işitme hastalıklarını tahrik ederler. Böyle hastalıklar hayvan ve insanlarda yaygındır. Bilhassa balıklar su küf mantarlarına hassastırlar, su küfleri bulaşmış oldukları deri dokusuna yerleşir ve tedrici olarak canlıda tamamen yayılır. Böceklere hücum eden diğer küf mantarları da insektisid (böcek ilacı) olarak kullanılabilmektedir.
Mantarların, ekonomik olarak önemli bitkilerde parazit olması ile sebep olunan zarar pek büyüktür, çünkü bunlar verimi azaltır veya belli bazı bölgelerde bazı bitkileri yetiştirmeyi imkansız kılarlar.Bu mantarlar, bitki hastalıkları ile uğraşan Fitopatoloji ilminin konusuna girerler.
Küf mantarları tohumların ve fideciklerin işe yaramaz hale gelmesine yol açarlar, aynı zamanda patates ve asmalarda tehlikeli hastalıklara sebep olurlar. Yanıklık hastalıkları mesela buğdayı ve mısırı tarlada tahrip edebilir. Buğday pası mantarı (kınacık) tarafından buğday üretiminde büyük kayıplara uğranılmaktadır, çeşitli pas mantarları başka bitki türlerine de hücum ederler fakat tabidir ki meydana gelen zarar buğdaydaki kadar ekonomik önemde değildir. Bilhassa külleme hastalıkları önemlidirler; şerbetçi otu, gül, meşe ve asmalar gibi bir çok bitkinin yüzeyinde un gibi, ince bir beyaz tabaka meydana getirerek zarar yaparlar. Meyveler de siyah ve esmer çürüklüğe sebep olan mantarların hücumuna uğrarlar.
Bazı mantar türleri ağaçların iğne yapraklarına zarar verirler ve dökülmelerine sebep olurlar. Claviceps purpurea meşhur bir zararlıdır. Odun tahripçisi mantarlar da tehlikelidir, bunların miseli ağaçların odun dokusuna nüfuz eder ve nihayet onları çürütür ve öldürür. Ağaçlara hücum eden başka türler de vardır, fakat en yaygın olanı bal mantarı (Armillaria mellea), orman ve bahçe ağaçlarını istila eden en zararlı parazitlerden biridir. Çok korkulan diğer bir mantar ev mantarı (Serpula (Merulius) lacrimans) dır, bu mantar binalarda kuru çürüklüğe sebep olur.
Yenen mantarlara gelince, bunlar ağaçlıklarda, kırlarda ve tarlalarda toplanabilirler, ticari olarak yetiştirilebilirler. Makromantarlar ayrıca yüksek bitkilerin köklerine girmek suretiyle oluşturdukları mikorriza denilen yapı açısından da önemlidirler. Çünkü böyle bir ortaklık kurulduğunda mutallistik bir simbiyoz sözkonusu olur. Yapılan araştırmalara göre mikorrizalı bitkiler; fosfor, kalsiyum ve potasyumu daha fazla miktarlarda alırlar ve bu nedenle de gelişmeleri diğerlerine nazaran daha iyi olur.
Görülüyor ki mantarların önemi insan faaliyetlerinin birçok alanında ortaya çıkmaktadır ve hayal edebildiğimizden daha büyüktür. Her yerde mevcut bulunmalarından ve çok aşırı sayıda olmalarından dolayı mantarlar Dünyanın hayat devrinde önemli rol oynarlar.